Kan Temizliği

İnsan vücudunda iki kerede dünyayı dolaşacak kadar damar bulunuyor. Nereye iğne batırsan kan çıkıyor. Et sanki kılcal damarlar yumağı. Kalp basıncıyla kan bütün vücudu dolaşıyor, ince damarlardan geçiyor. Bu kanın belirli bir kıvamının olması gerekir. Her makinanın ayrı bir yağı olduğu gibi insan vücudu da entegre bir makinadır. Damarlar vücudun kalorifer sistemidir. Kan dolaşımıyla vücut ısınır. Bazı azalarımıza kan az gidince orası buz kesilir. Kan gitmeyen bazı organlar kangren olur ve kesilir. Şeker, kanın kıvamını artırdığı ve damar tıkanıklığı yaptığı için kangren olup ayağı kesilen birçok hasta mevcuttur.

Un, şeker ve tuza üç beyaz zehir denmesinin nedeni kanı bozduğu içindir. Bunların tüketiminin artması birçok hastalığı beraberinde getirmiştir. Yerine başka ürünün kullanılması bile çözümsüzlük getiriyor. Mesela, şeker hastalarının şeker hapı kullanması böbrekleri bozuyor. En iyisi unu kepekle kullanmak, şekeri, çikolatayı, tatlıyı az kullanmak, tatlılarda meyve pekmezlerini, balı suni tatlılara tercih edip, tuzu azaltmaktadır.

Kolesterol ise kanın kıvamını koyulaşturan ayrı bir illettir. Vücud için gerekli kolesterolü zaten karaciğer üretiyor. Bitkisel margarin ve yağlarla vücudu kolesterol, damar, kalp tıkanıklığı, egzama, sivilce, sedef, kangren, varis, cilt yağlanması ve kalp hastalıklarına razı olacaksınız.

Sonbahar ve ilkbaharda hacamatla kan aldırarak, kirli kanı ve toksin sarı suları vücuttan dışarı attırabilirsiniz. Sedefli bazı hastalar kan aldırdıklarında sedeflerinin hafiflediğini söylüyorlar.

Denizli’nin bir köyünde 100 yaşının üzerinde birçok kişinin olduğunu ve onların Kekik, Yavşan gibi otları hergün kaynatarak içtiklerini; yoğurdu ve siyah üzümü bol bol yediklerini haberlerden izlemiştim.  Bu durumdan yorum çıkaracak olursak, içilen Kekik ve Yavşan çayları, kolesterolü, şekeri ve kandaki mikropları yakar, kanı temizler. Yoğurt da kanı temizler, siyah üzüm güzel kan yapar.

Temizlenen kan damarlarda rahat dolaşır; kalp, karaciğer, akciğer, dalak, böbrek, mide fonksiyonlarını rahat icra eder. Böbrek toksin maddelerini (az olduğu için) bir çırpıda dışarı atar, yorulmaz.

Kanın kirlenmemesi için mutlaka yediğimiz gıdalara dikkat etmeliyiz, meyve ve sebzeyi çok yemeliyiz, kabuklarını soymamalıyız. Kepekli ekmek yemeliyiz. Yağlılardan uzak durmalıyız. Zeytin yağından başka yağı yemeklere katmamalıyız. Bağırsakları çalıştırmalıyız. Dışkının ne kaskatı ne sulu olmaması gerekir. İyi çalışan bağırsaktan orta kıvamda dışkı üretilir. Dışkı ile kana zarar veren maddeler dışarı atılır. Bunun için yoğurt, yeşil sebze, kayısı, yemeklerden önce zeytinyağı (2-3 tatlı kaşığı) içmek çok faydalıdır. Yemekler, bağırsaklarda emilip, toplar damarla karaciğere gider. İyi çalışmayan bağırsak, emdiği zararlı maddelerle kanı bozar. Bu genellikle katı dışkı çıkaranlarda olur. Aç karına zeytinyağı yemek bağırsağın zararlı maddeleri emmesini engeller.

Hepatit-C mikrobu kana, alkolden de bulaşan bir mikroptur. Üzüm güzel kan yapmasına rağmen alkol ise kanı bozmaktadır. Hava kirliliği, sigara da kanı bozan faktörlerdendir. Sigaradan kana bulaşan nikotin, insanı eriten bir mikroptur.

Elma, Kiraz, Armut, Greyfurt, Üzüm, Karpuz, Nar, Ayva, İncir, Hurma güzel kan yapan ya da kanı temizleyen meyvelerdir.Elma, Kiraz, Armut, Greyfurt, Üzüm, Karpuz, Nar, Ayva, İncir, Hurma güzel kan yapan ya da kanı temizleyen meyvelerdir. Kabak, Tere, Marul, Salatalık, Maydanoz, Pırasa, Enginar, Sarımsak, Soğan kanı temizleyen sebzelerdir. Kekik, Mersin yaprağı, Isırgan yaprağı, Çörek otu, Zeytin yaprağı, Yavşan, Pelin, Civan perçemi, Kara helile, Sığır kuyruğu otu, Biberiye kanı temizleyen şifalı bitkilerdir.

Elinize, kızdırıp soğuttuğunuz (mikropların ölmesi için) iğneyi batırınız. Kanınızın rengi mor ya da siyahımsı ise kanınız kirlidir. Eğer Türk Bayrağı gibi kırmızı ise temizdir. Tabiki bu basit bir testtir. Labaratuvarda senede bir kez mutlaka kan tahlili yaptırınız. Temiz kalpte temiz kan çok iyi durur.